BM İnsan Hakları Evrensel beyannamesi imzalandığı tarihten itibaren birçok sözleşme ve beyannameye kaynaklık etmiştir. Bunlar:
Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına Dair Sözleşme ( 1948 )
İkinci Dünya Savaşı’nın zalimlerine karşı doğrudan bir tepki olarak geliştirilen bu sözleşme; soykırım suçunun ulusal, etnik, ırksal veya dinsel bir grubu ortadan kaldırmak amacıyla belli fiillerin gerçekleştirilmesi olarak tanımlanmakta ve devletlere bu suçun faili olduğu iddia edilen kişilerin adalet önüne getirme zorunluluğu getirmektedir. Sözleşmeye 135 ülke taraf olmuştur.
Mültecilerin Statüsüne Dair Sözleşme ( 1951 )
Mültecilerin risk altında bulundukları ülkelere zorla geri gönderilmeye hakkı başta olmak üzere mültecilerin günlük yaşamlarını çeşitli cihetlerden ilgilendiren çalışma, eğitim, kamusal yardım, sosyal güvenlik ve seyahat hürriyeti gibi belirli haklara dair düzenlemeler getirmektedir. Sözleşmeye 145 ülke taraf olmuştur.
Her Tür Irksal Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Sözleşme ( 1966 )
Irksal ayrımcılık temeline dayanan her türlü üstünlük politikasının kabul edilemez, bilim açısından yanlış olduğuna ve ahlaken ve hukuken mahkûm edildiğine dair yapılan bu sözleşme ırksal ayrımcılığı tanımlayarak taraf olan devletleri bu suçun kanuni alanda ve uygulamada ortadan kaldırma sorumluluğu ile bağlayıcı bir niteliğe sahiptir. Sözleşmeye 169 devlet taraf olmuştur.
Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılmasına Dair Sözleşme ( 1979 )
Kadınların hukuk önünde eşitliğini garanti altına alan bu sözleşme siyasal ve kamusal yaşam, milliyet, eğitim, istihdam, sağlık, evlilik ve aile hayatı alanlarında kadınlara yönelik olarak her türlü ayrımcılığın bertaraf edilmesi amacıyla belli tedbirler getirmiştir. Sözleşmeye 175 devlet taraf olmuştur.
İşkence ve Diğer İnsanlık Dışı ya da Aşağılayıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme (1984)
İşkenceyi uluslararası bir suç olarak tanımlayan bu sözleşme, taraf devletler bu suçu önlemekle ve suçluları cezalandırmaktan sorumlu tutmaktadır. Sözleşmeye 134 devlet taraf olmuştur.
Çocuk Hakları Sözleşmesi ( 1989 )
Çocukların özel hassasiyetlerini tanıyarak kapsamlı bir şekilde kanunlarda çocuklar için insan haklarına dair bütün kategorilerde koruma amacı gütmektedir. Sözleşme ile çocuklara karşı yapılan ayrımcılığının ortadan kaldırılması ve çocukların üstün çıkarlarının tüm eylemlere rehberlik etmesi gerektiği bildirilmiştir. Bu kapsamda mülteci, engelli ya da azınlık durumunda olan çocuklara da özel bir önem atfedilmektedir. Sözleşmeye 192 devlet taraf olmuştur.
Göçmen İşçilerin ve Ailelerinin Haklarının Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme (1990)
Kanuni ya da kanun dışı tüm göçmen işçilerin göçmenlik süreleri boyunca tabi olacakları temel haklar ve ilkeleri ve onların korunması için alınması gereken tedbirleri düzenlemektedir. Sözleşmeye 24 devlet taraf olmuştur.
Din ve İnanç Temelli Her Tür Hoşgörüsüzlük ve Ayrımcılığın Yok Edilmesine Dair Beyanname ( 1981 )
Bütün insanların düşünce, din ve vicdan hürriyetinin ve dünyada başka inançlar temelinde ayrımcılığa maruz bırakılmaması hakkını düzenlemektedir.
Kalkınma Hakkı Beyannamesi ( 1986 )
Bu beyanname kalkınmayı tüm insanların ve halkların, insan hakları ve özgürlüklerin tamamı ile hayata geçir ile bildiği ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi kalkınmaya katılma, katkıda bulunma ve bu şekilde bir kalkınmadan faydalanma hakkını elde ettiği, devredilemez bir insan hakkı olarak tanımlamakta ve düzenlemektedir.
Ulusal veya Etnik, Dinsel veya Dilsel Azınlıklara Mensup Kişilerin Haklarına İlişkin Beyanname ( 1992 )
Azınlıkların kendi kültürel diğerlerini yaşama kendi dinlerini açıklama ve uygulama, kendi dillerini kullanma ve kendi ülkeleri de dâhil olmak üzere herhangi bir ülkeyi terk etme ve kendi ülkelerine geri dönme gibi haklarını düzenlemektedir.
İnsan Hakları Savunucularına Dair Beyanname (1998)
Dünyadaki tüm insan hakları eylemcilerinin faaliyetlerini teşvik etmeyi ve onları korumayı amaçlayan bu sözleşme herkesin kişisel olarak veya bir örgütlenme içerisinde ulusal ve uluslararası düzeylerde insan haklarının teşviki ve korunması için gayret gösterme ve insan hakları ihlallerine karşı barışçıl faaliyetlere katılma hakkını tanımlamakta ve düzenlemektedir.
Geniş katılımlı antlaşma formuna girmemiş diğer standartlar ise şunlardır: Mahkûmlara Yapılacak Muameleye Dair Standart Asgari Kurallar ( 1957 ) Yargının Bağımsızlığı için Temel Esaslar ( 1985 ) Herhangi Bir Alıkonulma ve Tutukluluk Halinde Olan Kişilerin Korunması İçin İlkeler(1988) Zorla Kaybedilmesi İstenen Tüm Kişilerin Korunmasına İlişkin Bildirge ( 1992 )