Ankara Ulucanlar Cezaevi Müzesi Özellikleri Giriş Ücretleri 2022 Açılış/Kapanış Saatleri Yol Tarifi
Ulucanlar Cezaevinin özellikleri, hangi ünlü isimlerin bu cezaevinde kaldığı, 2022 giriş ücretleri, ziyaret saatleri ve yol tarifi ile ilgili tüm detaylar yazımız içeriğindedir.
1925 yılında Cezaevi olarak yapılmış 2006 yılında kullanım ömrünü tamamlamış ve Sincan Cezaevine aktarılmıştır.
2011 yılında Altındağ Belediyesi tarafından tadilatı yapılmış ve Ulucanlar Cezaevi Müzesi adıyla ziyaretçileri açılmıştır.
Ulucanlar Cezaevi genel olarak düşünce mahkumlarını ağırlayan bir cezaevi olarak bilinmiştir.
Gazeteci, şair, siyasetçi ve yazar takımından olan kişilerin cezaevi içerisinde ve yataklarının başında ayrıntılı bilgilere yer verilmiştir.
Ulucanlar Cezaevinde mahkûm olarak kalan kişilerin hususi eşyaları da burada sergilenmektedir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi
Ulucanlar Cezaevi Müzesi Hakkında Bilgi
Ulucanlar Cezaevi ilk ismi ile Cebeci Tevfikhanesi’dir.
Ulucanlar Cezaevinde yatan birçok meşhur şair siyasetçi ve yazarlardan bazıları Muharrem Şemsek, Ali Bülent Orkan, Mustafa Pehlivanoğlu, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, Deniz Gezmiş, Osman Yüksel Serdengeçti, Muhsin Yazıcıoğlu, Bülent Ecevit, Metin Toker, Fakir Baykurt, Cüneyt Arcayürek, Ahmet Arif, Yılmaz Güney, Sami Cebeci, Nazım Hikmet Ran, Necip Fazıl Kısakürek’tir.
Ulucanlar Cezaevi düşünce suçluları için Türkiye’de bir sembol durumunda olmuştur.
81 yıl boyunca koridorları, koğuşları ve hücrelerinde birçok acı, zulüm ve utanca şahitlik edilmiştir.
Ulucanlar Cezaevi ilk yapıldığı yıl olan 1925 yılındaki durumuna sadık kalınarak restorasyona tabi tutulmuştur.
İçinde bir de sinema salonunun bulunduğu Ulucanlar Cezaevi ziyaretçilerine rutubetli, basık ve kesif ortamı hissettirmektedir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’ni gezerken mahkumların yaşadığı ortamları görerek onların sıkıntılarına ve acılarına şahitlik etmiş gibi hissedersiniz.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde bulunan 6. koğuş genellikle tanınmış düşünce suçları ve siyasetçileri ağlamıştır.
Bülent Ecevit’in şapkası ve kravatı, Deniz Gezmiş’in kendi el yazısı ile yazdığı Roma hukuku ders notları, üzerinden çıkan paralar ve sigarası; Yusuf Aslan’a ait kaşkol, Hüseyin İnan’a ait fanila, Muhsin Yazıcıoğlu’nun namaz takkesi ile seccadesi, Mustafa Pehlivanoğlu’nun kardeşine yazmış olduğu mektup, Fikri Arıkan’ın kişisel eşyaları ve elbiseleri bu koğuşta sergilenmektedir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi koğuşlarında arabesk müzik de ziyaretçilere eşlik etmektedir.
Ulucanlar Cezaevi 1925 yılında şehir planlamacısı Alman Carl Cristoph Lörcher tarafından genel bir hapishane olarak inşa edilmiş ve çevresinin boş olmasından dolayı buralarda mahkumlara tarım işleri yaptırılarak vakit geçirmeleri düşünülmüştür.
Ulucanlar Cezaevi yıldan yıla şehrin ortasında kalmıştır.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde genellikle 70’li ve 90’lı yıllar arasında yatmış olan şair ve siyasetçilerin hatıralarını görmek mümkündür.
Bu kişilere ait bazı seslendirmeler ve balmumu heykelleri de koğuşlarda ve zindanlarda görülmektedir.
Hafta sonları kalabalık bir ziyaretçisi bulunan Ulucanlar Cezaevi Müzesi otopark imkânını ücretsiz olarak sunmaktadır.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde birçok infazda kullanılmış olan bir darağacı kurulu bulunmaktadır.
Genellikle siyasetçilerin yaptığı 9 ve 10. koğuş Hilton olarak adlandırılmakta ve buradan Ankara manzarası izlenebilmektedir.
Koğuşlarda gerçek yatak örtüleri ve zamanında kesilmiş haber kupürleri de ziyaretçilere sunulmaktadır.
Banyo ve tuvaletlerin ilkelliği ve bakımsızlığı ziyaretçileri hayretler içerisinde bırakmaktadır.
Sanatçıların yatmış olduğu koğuşlarda yaptığı çalışmalar resimler ve figürler o kişilerin orada kaldığının canlı bir şahididir.
Soğuk, karanlık ve bakımsız işkence odaları da tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmektedir.
Bazı koğuşlardaki çığlık sesleri, dar ve yüksek koridorlar insana cezaevinde kalmış hissi vermektedir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde mahkumların duvarlara yazdığı bazı yazılar da dikkati çekmektedir. Bunlardan bazıları “taş taşı laf taşıma, hürriyetini kaybettin onurunu kaybetme” gibi cezaevi literatürüne ait sözlerdir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi bir bakıma Ankara’nın siyaset ve düşünce şeridi gibidir.
Müzede koğuşlardaki mutfak eşyaları, şahsi eşyalar ve mahkumların yakınları tarafından hediye edilen eşyalar ziyarete açılmıştır.
Cezaevi’nin hemen yanımdaki Sanatçılar Sokağı da gezilmeye değer yerlerden biridir.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde adeta karanlık bir Ankara ve Türkiye tarihini görebilirsiniz.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde mahkumların hangi durumlarda kaldığını sadece görmekle kalmayacak; bu ortamın kokusunu ve dokusunu da hissedeceksiniz.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi Giriş Ücreti 2022
Ulucanlar Cezaevi Müzesi Ziyaret Saatleri
Pazartesi günü tatil olan Cezaevi Müzesi diğer günler saat 09.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaretçilere açıktır.
Ulucanlar Cezaevi Müzesi Ulaşım
Şükriye Mahallesi Ulucanlar Caddesi No: 63 Altındağ/Ankara adresinde bulunan Ulucanlar Cezaevi Müzesi Ankara’nın Merkezi konumunda bulunmakta ve birçok toplu ulaşım aracı ile gidilebilmektedir.