Barajların boş olması durumunda elektrik üretimi ve sulama alanında sıkıntılar yaşandığı için her yıl mevcut doluluk oranları kayıt altına alınıyor. Doluluk oranlarının yeterli olmaması durumunda ise çeşitli güvenlik önlemleri devreye giriyor. Bu yıl ise barajlar o kadar çok doldu ki 1981 yılından bu yana en yüksek seviyeye ulaşıldı. Ülkemizin en büyük barajlarından olan Keban’ın da aralarında olduğu barajlı santrallerde 5,9 milyar metreküp su bulunurken bu yıl bu seviye 15,3 milyar metreküpe çıktı.
BAZI BARAJLARA SU GELMEYE DEVAM EDİYOR
Son bir kaç yıl kurak geçiyordu ve ek güvenlik önlemleri alınmak üzereydi. Bu yıl ise barajların doluluk seviyelerinin çok yüksek olması sebebiyle bazı barajlarda su tahliyesi işlemi bile yapılıyor. Barajlardaki suyun birden fazla kullanım alanı olsa da elektrik üretim santralleri için önemi oldukça fazla. Barajlarda yeterli su olmaması durumunda elektrik üretim seviyesi düşüyor ve bu durum maliyetleri de arttırıyor.
2018 yılında barajlı santrallere gelen su miktarı 27,5 milyar metreküp iken bu yıl bu seviye çıktı. Diğer barajları da ortalamanın içerisine soktuğumuzda, geçtiğimiz yıl biriken suyun 3 katı şimdiden birikmiş durumda.
Elektrik üretimi için birçok alternatif yöntem bulunsa da ülkemizdeki elektriğin büyük kısmı barajlar sayesinde sağlanıyor. Doğalgaz ile de üretim söz konusu olsa da bu üretim şeklinde maliyet oldukça fazla. Biriken suların fazla olması sebebiyle bu yıl doğalgazın elektrik üretimindeki payının %40’lardan %20’lere düşmesi bekleniyor. Suyun elektrik üretimindeki pay ise %52 oranında.